Argireline® Peptide Nedir ? - Awe Cemre
24-04-2018
15:22
Genç kalmak ve genç görünmek...Hemen herkesin hayallerini süsleyen bu tılsımlı sözcüklere her geçen gün biraz daha yaklaşmak adına binlerce insan binlerce laboratuvarda sıkı mesailer yapıyorlar. Bugün sizinle birlikte o insanlardan birini Nobel ödüllü biyokimyacı Dr. Martin Rodbell'i ve geliştirdiği anti-aging etkili Argireline® 'ı mercek altına almak istedik. Böylece artık hepimizin hayatında severek kullandığımız ve vazgeçilmez bir unsur olan kozmetik ürünlerin hikayelerine tanıklık etme fırsatı bulacağız.
1925 yılında dünyaya gelen Rodbell, 1985-1989 yılları arası Amerikan Ulusak Sağlık Enstitüsü Çevre sağlığı bölümü başkanlığı sonrasında 1989-1994 yıllarında Sinyal Transdüksiyonu Bölümü başkanlığını yürütmüştür. Sinyal Transdüksiyonu çalışmaları neticesinde hücre içi uyarı iletiminde rol alan G Proteini keşfiyle 1994 yılında Nobel Tıp ve Fizyoloji Ödülüne layık görülmüştür. Kısaca sinyal transdüksiyonundan bahsetmek gerekirse; bir hücrenin bir nevi sinyali veya uyarıyı başka bir forma dönüştürme süreci olarak özetlenebilir. Argireline®peptide'de işte tam bu noktada büyük önem kazanıyor. Şimdi de Argireline® peptide'e yakından bakalım.
Kimyasal ismiyle Acetyl Hexapeptide-8 (AHA-8) Argireline®peptide, yukarıda beraberce gördüğümüz üzere sinyal iletim sistemini baz alarak çalışır kozmetik ürünler içerisinde. Bunu biraz daha açmak içinse yüz ve diğer cilt kırışıklık mekanizmalarını anlamakta fayda var.
İfadelerimizi meydana getiren kas gerilimleri beyinden aldıkları sinyal üzerine oluşurlar. Kızdığımızda kaşlarımızı çatmamız gerektiği sinyalini alan alın bölgesi kaslarımız hemen gerilir ve büzülürler. Gülmek içinse ağız ve çöz çevresindeki kas gerilimleri emirlerini yine beyinden gelen sinyaller aracılığıyla alırlar. Böylece ifadelerimiz yüz kaslarımızın gerilimleriyle meydana gelir. Hergün binlerce kasılma, gerilme, kasılma, gerilme...Sonuç olarak kaçınılmaz yüz ifade kırışıklıklarımızla karşı karşıya kalırız. Yani yüz kırışıklıklarımız sinirsel iletim yoluyla oluşmaktadır. Argireline®peptide bu sinirsel iletim sisteminde sinir hücrelerinin ve kasların arasındaki iletişimi bloke ederek yüz kaslarının hareket sinyalini almasını önler ve böylece kaslar gevşer ve rahatlar. Kasların kasılması azalır. Dolayısıyla çizgilerin oluşumuna sebep olan kas hareketleri azaldığından yüz kırışıklıklarında da zamanla azalma görülür. Gün içerisinde ifade oluşumunu sağlayan kas hareketleri çokça tekrarlanır. Uyurken dahi yüzümüzde kalıcı gerilimler meydana gelir. Argireline®peptide kas hareketlerini yavaşlatır ve rahatlama sağlar. Var olan kırışıklıkların giderilmesine yardımcı oluğu gibi yenilerinin de oluşmasını engeller. Bu sebeple Argireline®peptide, anti-aging - anti-wrinkle, kırışıklık ve yaşlanma karşıtı kozmetik bir çok üründe aktif ajan olarak kullanılmaktadır. Üstelik Argireline®peptide solüsyon uygulamaları, diğer yüz kasları uygulamaları gibi doğal ifadede herhangi bir değişiklik-yapaylık yaratmamaktadır.
Cilt kırışıklıklarının ve yaşlanmanın başka bir önemli faktörü de nem, kolajen ve elastin kaybı... Kolajen ve elastin kaybına bağlı cilt kalınlığındaki azalma ve kuruluk kırışıklıkların ana sebeplerinden. 20'li yaşların ortalarına kadar gelişimini sürdüren cildimiz 30'lu yaşlarda güçlü savunmasını devam ettirebiliyor. Fakat kırkımızdan sonra cilt elastikiyetimizi sağlayan kolajen ve elastin'nin azalması, nem kaybı ve diğer çevresel etmenler ciltte kırışıklık ve sarkma olarak kendini göstermektedir. Argireline®peptide bu noktada da devreye giriyor. İçerisindeki protein yapıtaşları olan peptitler sayesinde kolajen ve elastin üretimine yardımcı olarak cildin kendini yeniden yapılandırması için destek oluyor. Bu nedenle sadece kırışk azaltma dışında sarkma gibi problemler için de yüz ve boyun bölgesine uygulanabilmektedir.
Argireline®peptide içeren kozmetik ürünler, kırışıklık ve anti-aging çözümleri için bizim yanımızda olmaya ve bizi güzelleştirmeye devam edecekler. Fakat sağlıklı bir cildin birinci ve vazgeçilmez şartının sağlıklı bir yaşam tarzı olduğunu unutmamalıyız. Bu noktada su cildimiz için en hayati kaynaklardan bir tanesi. Bol su tüketmek, cildimizin nemlenmesi ve kurumaya bağlı kırışıklıkları en aza indirmek adına oldukça önemli. Kolajen ve elastin kaybını önlemek için koruyucu, anti oksidan özellikli daha düşük etkili bakım yağları ve kremleri kullanılabilir. Ve son bir tavsiye daha...Stres yönetimi...Stresin vücudumuza yüklediği negatif enerjiyi pozitif bir yönde kullanmak tüm sağlığımız için çok önemli bir kazanç olacaktır. Stres yükü altında vücudumuzda çok daha güçlü olan ve enerji sarfeden kaslarımızın istemsiz kasılmalar yapabildiğini göz önüne alırsak, narin yüz kaslarımızın ne denli ağır bir yük altına girdiğini daha iyi anlayabiliriz.
NOT: Bitkisel tedavinin modern tıp tedavi protokollerine yardımcı olabilen bir yöntem olduğu asla unutulmamalıdır. Sağlık sorunlarımızla ilgili başvuracağımız ilk mercii doktorlar olmalıdır.
Bu yazıda yer alan bilgiler de hiçbir şekilde teşhis ve tedavi niteliği taşımamaktadır. Bitkisel tedavi yöntemlerini uygulamadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.